Güncel

ANI-ANLATI | Ocak Ayında Ölümsüzleşen Ahmet Yoldaşa                            

"Şimdi sıra bizde Ahmet yoldaş… Seni tüm kalanlara anlatmak ve Ocak ayını ölümsüzleşenlerimizin anılarıyla ve mücadeleleriyle ısıtmak görevi omuzlarımızda"

“Zafere doğru yürürken az can kaybedilmeyecektir. Ancak şehitlerimizin ve kahramanlarımızın kanı halkın kaderini değiştirme kararlılığını besledikçe çok daha fazlası ayağa kalkacaktır.”

Her mücadele yılına Ocak ayının son haftasını parti ve devrim şehitlerini anarak başlarız. Bu anmaları aynı zamanda tüm bir mücadele yılını nasıl geçireceğimizin, mücadeleyi hangi iddia ve hedeflerle sürdüreceğimizin nişanesi olarak değerlendirebiliriz. Ocak, ölüm gibi soğuk, ölümsüzlük gibi de sıcak bir aydır.

Bu ocak ayına da daha yılın ilk günlerinde Ahmet ve Fırat yoldaşların ölümsüzleşmelerinin haberini alarak başladık. Çok rahat şunu söyleyebilirim ki, ödenen her bedelin ağırlığının mücadelemizi daha da vazgeçilmez ve büyük bir sorumlulukla yürüteceğimizin göstergesi oldu yoldaşlarımızın ölümsüzleşmeleri.

Her bir yoldaşın kaybı, elbette önce kendi partileri açısından büyük ve derin bir acıya neden olur ancak bazı yoldaşların kaybının acısını kendi partileri, yapıları ne kadar derinden yaşarsa, bir o kadar derin tüm diğer parti ve örgütler yaşar. Bundandır bu kadar rahat yan yana gelişimiz, birbirimize yoldaş deyişimiz. Bundandır birleşik mücadele saflarını her geçen gün daha da fazla sıklaştırmamız. Bizler Ulaş Bayraktaroğlu, Nubar Ozanyan, Aynur Ada, Ceren Güneş ve Sinan Dersim gibi daha yüzlerce yoldaşla birlikte yaşamış ve savaşmışız. Onlar ki, birleşik devrimci mücadelenin yaratılmasında büyük emekler vermiş yoldaşlardır. Şimdi Ahmet yoldaş da birleşik mücadele yolunu döşeyenler arasında ölümsüzler kervanına katıldı.

Ahmet yoldaşın 34 yıllık soluksuz mücadele tarihine ben 2015 yılından itibaren tanıklık etme fırsatı yakaladım. Yoldaşın ölümsüzleşmesinin ardından ailesinin ve yoldaşlarının yazdığı onunla ilgili tüm yazılanları okudum. Yazıldıkça ve anlatıldıkça mücadele yaşamının her bir anına tanıklık etmeye çalışacağız elbette. Bazı yoldaşların görevleri arttıkça, konumları yükseldikçe buna paralel mütevazilikleri de artar. Bundan dolayı yoldaşlık, siperdaşlık bağını güçlendiren en önemli özellikler arasında yerini alır. Herkes çok güzel şeyler anlattı onun arkasından, evet, benim diyebileceğim “biz de tanığıyız” olabilir ancak.

Benim için onun en güzel yanlarından biri, genç savaşçılarla kurduğu ilişki ve paylaşımdı. Çok değer veriyordu, çok sevgiyle yapıyordu bunu. Özellikle genç kadın yoldaşlarla ilişkisi çok kıymetliydi. Yoldaş şehit düştükten sonra öğrendim bir kızının olduğunu. Belki de kurduğu her kıymetli ilişkide, bir taraftan yoldaşlaşma diğer taraftan da yoldaşı hem de kızına olan özlemi etkiliydi.

Savaşla ilgili konularda müthiş bir yoğunlaşması vardı Ahmet yoldaşın. Her şeyin savaşla bağını kurardı. Düşmana yönelik yoğunlaşması en üst seviyede olan az insanla tanışmışımdır. Bu az insanların başında Nubar Ozanyan ve Ahmet yoldaşlar gelir.

Birkaç ay öncesinde bazı düşman hesapları Ahmet yoldaşın şehit düştüğüne dair haberler paylaşmıştı. Okuyunca yoldaş ortamımızda derin bir sessizlik olmuştu, muhtemelen her yoldaş içinden haberin gerçek olmamasını umut ediyordu. Hızlıca bağlantıya geçtik bazı yoldaşlarla, haberin gerçek olmadığını duyunca derin bir oh çektik. Bu haberlerin ardından çok kısa bir süre sonra Doktor Ferhat ve Metin yoldaşların şehit düşmeleri üzerine MLKP’li yoldaşları ziyarete gitmiştik, Ahmet yoldaşı da en son orada gördüm. O gün, o yoldaş ortamında hemen hemen hep Ahmet yoldaş konuştu, doktor Ferhat’ı ve Metin’i anlattı, anlattı. Gülümseyerek anlatıyordu yoldaşları, sanki yanıbaşındalarmışçasına.

Şimdi sıra bizde Ahmet yoldaş… Seni tüm kalanlara anlatmak ve Ocak ayını ölümsüzleşenlerimizin anılarıyla ve mücadeleleriyle ısıtmak görevi omuzlarımızda. (Bir TİKKO savaşçısı)

 

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu