EmekGüncel

ÖZEL-HABER | Xiaomi fabrikasında yüzlerce işçi hakları gasp edilerek işten çıkarıldı

“Teşvik” adı altında işçilerin haklarını gasp eden uygulamayı kabul etmeyen işçilerden Yenigül Alsaç’la görüştük.

Esenyurt’ta bulunan Salcomp Xiaomi Fabrikasında geçtiğimiz günlerde yüzlerce işçi işten çıkarıldı. İşçilerin örgütlü olduğu Türk-Metal ise işten çıkarmalarla ilgili bir “teşvik paketinin” olacağını, bu teşvikle işçinin kendi isteği ile çıkacağını söylemişti. Ancak buna rağmen Salcomp Xiaomi’deki işten atmalarda işçilerin hakları gasp edildi.

Gazetemize konuşan Yenigül Alsaç yaşananları özetlerken, fabrikada yaşanan çalışma koşulları, mobing vb. saldırıları anlatırken esas olarak son süreçte patron ile sendikanın yaptığı “anlaşma” sonucu “teşvik” adı altında yüzlerce işçinin hakları gasp edilerek, işten çıkarmaya zorlandığını dile getirdi.

**

“Sendika patronla anlaştı”

Ben epey bir zamandır fabrikada çalışan bir işçiyim. En son işten çıkarmalarda hak gaspını kabul etmeyerek bir kaç gün işe giteye devam ettim ve ardından tazminat hakkımda dâhil haklarımı alamadan işten çıkarıldım, bu süreci size kısaca aktarayım.

Patron ile sendikacılar “300-400 işçi işten çıkartılacak” diye dedikodu yayıldı.

Sonra sendika başkanı açıklama yapmak zorunda kaldı. İşyerine geldi açıklama yaptı ve dedi ki; Önceki süreçte 300-400 işçi işten çıkartılacaktı, çıkartılmasın diye işçiler “110 kişiyi bizim iznimiz dahlin de çıkarttılar. Biz de işverene sizi çıkartmasın diye teşvik sunduk”

Teşvik paketinin için de iki maaş ihbar tazminatı ve kıdem tazminatı olduğunu söyledi. Ama teşvik paketini bize sormadan, işten çıkartmalar olacağını, bunun için biz teşvik paketi sunuyorsun ama bizim haberimiz yok.

Daha öncede işten çıkarmalar olacak diye herkes konuşurken sendika, “biz bir teşvik paketi sunduk haber bekliyoruz” dediler. İnsanların nabzını yokladılar, insanlar nasıl tepki verecek, insanlar gidecek mi kalacak mı? Zaten çıkmak isteyen bir sürü insan var, gitmek isteyenler gitsin, kalmak isteyenlerde kalacak, zorla kimse kimseyi çıkartamaz, bir kişi de çıkartılsa grev yapacaklarını söylediler.

Ertesi gün de işverenle beraber üretime geldiler, patron açıklama yaptı İKA  açıklamada; “Arkadaşlar daralmaya, küçülmeye gidiyoruz, bunu karşılayacak gücümüz yok, azatmaya gidiyoruz, telefonlar elimiz de kaldı satamıyoruz o yüzden de işçi çıkartacağız” dedi.

Sendikanın sunduğu teşviği kabul emek zorunda kalı işçilerin birçoğu; “bu teşviği kabul edin yoksa gerekirse çıkmak istemeyenleri de biz zorla çıkartacağız” diye tehdit edercesine. Orada sendika hiç bir açıklama yapmadı sustu, çünkü “bize çıkmak istemeyeni kimse çıkartamaz, gerekirse grev yapacağız” demişlerdi.

Ama bura da işverenin bizi, “zorla çıkartacağız” demesine sendika sessiz kaldı. Sendika zaten işverenle ortak, işbirliği içerisin de olduğunu ortaya koydu. Herkes üretimde, pakette isimlerini yazdırdı, çıkmak  isteyenler, kararsız olan arkadaşlar vardı, bu kararsız arkadaşları da ikigün süre verdiler.

Kağıt üzerinde hiç birşey yazmıyor imzalayıp sadece istifasını verdi, ama baktılar 200 sayısını yakalayamıyoruz, içeride 35 yaş üstü genellikle onlar kaldı iş bulamam diye kalmaya devam etti. 250 çıkış sayısını yakaladılar, ama onların dediği 300-400 sayısını yakalıyamadılar, sayıyı yakalayamayınca bu sefer insanlara ücretsiz izin dedikodusunu yaydılar son dakikada, saat 4-5 kadar kararını vermeyen arkadaşlar vardı, ücretsiz izne çıkartılacaklar 45 gün işveren ve sendika tarafından yayıldı.

Arkadaşlar “ücretsiz izne çıkartacaklar biz ne yapacağız” dediler, daha istifasını veremeyen kararsız olanlar vardı. Bu sefer 35 yaşı devreye soktular, 35 yaş üstünü çıkartacağız dediler, tutanağı olanlar, çok izin alanlar, ölümlerden dolayı rapor kulananlar, cenaze var mecburen gitmek zorundalar bunları da ortaya sundular, çıkartacaklarını söyleyince bu sefer insanlar istifasını vermek zorunda kaldılar,bir çok arkadaş üzülerek.

O gün herkes ağlıyordu birbirlerine sarılıp, insanlar birbirlerine çok alışmıştı. Aslında bir nevi gönül bağlılığı oluşmuştu, çünkü 1.5 yıldan beri fabrika açıldığından beri,arkadaşlar aile gibi olmuştuk.1.5 yıl boyunca insanlara psikolojik baskı, mobing uygulanıyordu, su getirmiyorlardı, bardak getirmiyorlardı, her tarafı gezip bardak arıyorduk…

“Kadınlara özel olarak daha fazla baskı var”

Lavabolara giderken kadınların sütyenlerini çıkartmaları, insanların düğmelerini açmaları, insanları hırsız yerine koymaları, insanlara mobbing uygulamaları gibi çok sayıda örnek var.

2000 sayı çıkartma baskısı, insanları birbiriyle konuşturmuyorlar, masadan kalkamıyorsun, insanlar çok bıkmıştı bu yüzden insanları o teşvik paketine zorladılar.

İnsanlar “artık lanet olsun bıktık artık” demeye başladılar, insanları bu duruma getirdiler. Bir de asıl mesele imzaları atarken boş kağıtlara imza attırdılar, istifasını verdiler…Arabulucu eşliğinde, sendikanın ve işverenin avukatı eşliğinde işçileri ablukaya alarak bir kişi şahit yaparak, insanlara boş kağıda imza attırdılar.

Burada brüt üzerinden gösterip net üzerinden verdiler tazminatları. 1.5 yıl çalışan biri 30-40 bin alırken brüt üzerinden 34 bin lira verdiler, arkadaşlar “kanmayın” dediler ve fabrikada bir eylem başlatıldı; imzalamayın geri çekin şeklinde. 50 kişiye yakın imzalamıştı, geri kalanı imzalamadı, vazgeçtiler. Sendika istifa diye yuhlamaya başladılar.

İmzalattıkları kağıtlarda brüt üzerinden gösterip net üzerinden veriyorlar ödemeleri öyle yatırdılar, imza atarken de bir örneğini istiyen işcilere vermediler.

Resim çekmek istediler, resim de çektirmediler, “yasal olarak suç işliyorsunuz” dediler “işçiler bu benim en doğal hakkım” dediler.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu