DerlediklerimizGüncel

Mehmet Akkaya- Hüseyin Yanaç | Festival Gibi Anma- Kaypakkaya anmasından Ludwigshafen

Mehmet Akkaya ve Hüseyin Yanaç dün (20 Mayıs 2023) Almanya'da Partizan ve Sınıf Teorisi tarafından yapılan anmaya katıldıktan sonra gecenin atmosferine dair paylaşımlarda bulundu.

Mehmet Akkaya | Festival Gibi Anma

Binlerce insan Almanya’nın Mannheim kentinde bir araya geldik (20 Mayıs 2023). Uluslararası festival tarzında bir anmaydı sanki. Türkiye, Kürdistan ve Ortadoğu devrimcileri yanında dünyanın birçok ülkesinden devrimci mesajlarla doldu taştı salon.

Sosyalizmin çöküşü, ideolojilerin sonu, elveda proletarya tartışmaları gündemi işgal etmeye varsın devam etsin. Mannheim’deki anmada enternasyonal proletaryanın talepleri, mücadele çizgisi ve bayrağı gündemleştirildi ve aktüel hale getirildi. İbrahim Kaypakkaya anmasından söz ediyorum. Kaypakkaya, Türkiye ve Kürdistan’ın yakın siyasal ve sosyal tarihine damga vurmuş birisi. Devleti, devletten hareket ederek değil ekonomik ve sosyal yapıdan yola çıkarak tahlil etmiş.

Bununla birlikte siyasal üstyapıyı da diyalektik bir bakış açısıyla tahlil ettiği anlaşılıyor. 1968’in anti emperyalist çizgisini yetersiz bularak devletin temelini oluşturan komprador büyük burjuvazi ve toprak ağalığına karşı savaşın simgesi olarak belleklerde yer etmiştir. 1971’de Mahir Çayan ve Deniz Gezmiş gibi devrimcilerle birlikte sınıf mücadelesine devrimci bir ruh verip ivme kazandırarak radikal bir tavır almıştır. Kaypakkaya, yalnızca devletin baskı aygıtlarına karşı savaşmakla yetinmedi. Bu nokta, onu kendi kuşağının devrimcilerinden ayıran önemli bir fark olarak bilinir. Kaypakkaya, devletin siyasal aygıtlarına karşı da savaş yürütülmesini savundu.

Ona göre parlamento başından beri faşist bir karakterdedir. Bu açıdan da yasama, yürütme ve yargı kurumları halkın değil egemen sınıfların çıkarını savunmaktadır. Kaypakkaya üçüncü olarak devletin ideolojik aygıtlarına karşı da mücadele ettiği için kuşağının devrimcilerinden ayrılır. Onun açısından devletin ideolojik aygıtı Türk-İslam ideolojisidir. O da kendisini Kemalizm olarak kavramlaştırmıştır. Bu ideoloji de faşizmden başka bir şey değildir. Kopuş içinde kopuşlar gerçekleştirdi diyebiliriz.

Kürt meselesi ve ulusal sorun konusunda da “halkların kardeşliği” türünden kulağa hoş gelen bir anlayışı aşacak tarzda görüşlere imza attı. İlerici-gerici ayrımı yapmaksızın tüm Kürt hareketlerini desteklediğini beyan etti ve ezilen milliyetlere uygulanan milli zulme karşı çıktı.

Anmada bu iki noktaya vurgu yapılması son derece önemli olmuştur. Kaypakkaya’nın kendisine özgü bir siyasal kültür geliştirdiğini anmadaki içeriklerden fark etmek mümkündür. Ağıtlara, türkülere ve marşlara yansıması buna örnek verilebilir. Ulusal düzeyde birlik ve dayanışmaya vurgu yapılması ve bunun enternasyonalizm ile bağının kurulmasını da anımsatmak isterim. Bu olumlu yanlarla birlikte Kaypakkaya’nın dogmatik bir tarzda sunumu, gecedeki pek çok dijital görüntü, Avrupa gerçekliğine uymayan afiş ve video içeriklerinin ne denli isabetli olduğu da sorgulanmalıdır.

5 bin, 6 bin civarı insanı, devrim hayalleri bitti denilen koşullarda bir araya getirmek bile devrim niteliğinde bir hadisedir. Böyle bir güç, enerji ve dinamiğin ülke ve dünya koşullarına göre seferber edilmesi elzemdir.

Anma için festival dedim, zira çok zengin bir içerik vardı. Dergi, gazete ve kitap stantları, yüzlerce yerli yabancı yazar, sanatçı, filozof, politik aktivist ve teorisyen de bir araya gelmişti.

Turabi Saltık, Abdurrahman ve Sinan Şanlı ile birlikte katıldığımız programda Kazım Gündoğan, Onur Olgun, Komün televizyonundan Yusuf, İnci ve Erdal; İbrahim ve Özden Çiçek, ayrıca Yusuf Köse ve daha onlarca arkadaş ile bir araya gelmiş olduk. Anmayı organize eden Sınıf Teorisi ve Partizan’a; ayrıca emeği geçen dostlara ve kurumlara teşekkürler…

**

Hüseyin Yanaç | “KAYPAKKAYA ANMASINDAN”!…. Ludwigshafen.

Dilsiz kavalın, diliyle İbrahimi anlatmak! İbrahim Kaypaklaya’nın katledilişinin 50. Yılı vesilesi ile Almanya’nın Ludwigshafen kentinde yapılan anma etkinliklerden, biri olan ki en yüksek katılım ile Kaypakkaya’nın siyasal çizgisi ekseninde yer alan iki hareket TKP-ML ve MKP’nin ortak yaptığı anma öncelikle bugüne kadar İbrahim’e gönül verenler ve a-b -c hareketleri içinde bulunan ve saygın kimliğinden ötürü bir çok hareketin ve çevresinden de önemli bir katılımı ile göze çarpan bir yanıydı!

Kürdistan özgürlük hareketinin ve gençliğinin de İbrahim’e saygı ve sevgisinin Ozan Dino’nun dinletisi ile bu boyutu adeta öne çıkardı! Kuşkusuz bundan da öte özellikle bu etkinliği örgütleyen iki kurumun birlikteliği önemli ve anlamlı olduğunun altını kalın bir şekilde çizmek gerekir! Lakin, dağınık ve belirsizliğin egemen olduğu coğrafyada yaşanan parçalanmışlıktan hiçbir harekete olmadığı gibi halkalarımıza, ezilen işçi ve emekçilerde bir fayda sağlamadığı açık! Yaşadığımız yarım yüzyılda bunun tanığıdır. Bu anlamda iki hareketin birlikte hareket ediyor olması önemlidir, değerlidir ve gereklidir. Umarım bu birlikteliğin yeniden doğal olarak İbrahim’in açtığı bayrak altında yeniden boy verir.

İbrahim’in çizgisi ve ektiği tohum bu topraklarda yaşayan halkların ve ezilenler için önemli ve gereklidir. Kuşkusuz bu etkinliğin önemi politik ve kültürel yanı es geçilmez olduğunun da önemli ve anlamlı olduğunu düşünüyorum. Bütün günün ayrıntısını değil, ama özellikle 50. yıla dönük politik yaklaşımı, özgürlük mücadelesine ve birlikte mücadeleye, günümüzde reformist anlayışa karşı mücadelenin bugünkü yeni yetme temsiliyetine soyunan TİP’e dönük yaklaşımı önemliydi!

Kuşkusuz bugüne dek İbrahim’e dönük farklı yaklaşımlar anlatımlar ortaya çıksa da öncelikle bana daha çok İbrahim’in mücadele yoldaşı olan kocamış yaşına ve yorulmuş bedenine karşın o gövdenin üzerinde koca dik başlı bir mücadele yoldaşı olan; Ali TAŞYAPAN’ın dilsiz flütü ile onu anlatması bir ilkti benim için. Ona olan sevgi ve yoldaşlık bağlılığının ayrı bir yüzlüydü o dinletisi! Şan olsun böyle bir yürekli duruşu ile bağlı yaşatanlara.

Anısına sonsuz saygıyla. Aşk olsun ser verip sır vermeyenlere.

Saygılarımla”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu