Güncel

İnsan Hakları’na hemen ihtiyacımız var

İnsan Hakları Günü dolayısıyla İnsan Hakları Derneği ve İnsan Hakları Vakfı tarafından İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı.

İstanbul: İnsan Hakları Derneği ve İnsan Hakları Vakfı tarafından Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla Sultanahmet Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada Dünya İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabulünün 70. yılında, hala Türkiye’de ve dünyada insan hakları konusunda yeterince yol alınamadığı vurgulandı. Açıklama sırasında sık sık ‘İnsan Haklarıyla İnsandır’, ‘İnsanlık Onuru İşkenceyi Yenecek’ sloganları atıldı

Savaşlar ve işkenceler devam ediyor

Açıklamada ilk olarak İnsan Hakları Derneği adına Gülseren Yoleri bir konuşma yaptı.  Yoleri insan haklarının insan için değil devletlerin çıkarı için kullanıldığını belirterek, 70 yıl önce kabul edilen evrensel sözleşmeye uyulmadığının altını çizdi. “70 yıl önce insanın insan haklarına onurlu, eşit, özgür bir şekilde yaşaması eğitim, sağlık, seyahat, çalışma hakkı gibi pek çok hakkın tanımlandığı evrensel beyannameye ve bu beyannamenin sözleşmelerinde rağmen hala devletlerin bu sorumlulukları denetlemesine rağmen bugün hala dünya da savaşlar devam ediyor. Bugün hala işkencelerden söz ediyoruz.”

Adaletsizlik diye bir sorunumuz var

Bizler hala adalet diye bir taleple buradayız, çünkü adaletsizlik diye bir sorunumuz var. Bugün en önemli sorunlardan biri bağımsız yargının tasfiyesidir. Yargının tamamen siyasete bağımlı olması tamamen hukuk dışı kararlar veriyor olması maalesef bugün adalet arayışlarını adaletsizlik gibi bir sorunu taşımış durumda” dedi. OHAL sürecinde adaletsizliğin adeta tavan yaptığını belirten Yoleri “2 yıllık OHAL sürecinde çok önemli hak kısıtlamalarıyla karşılaştık. Buna ilişkin pek çok insan hakları örgütü raporlar yayınladı. OHAL süresince pek çok anayasal haklar bile kısıtlandı, ortadan kaldırıldı.” OHAL’in bitmesiyle bu hak gasplarının kalkacağını düşündüklerini fakat cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra çıkan 7145 sayılı yasayla birlikte, beklentiyi boşa çıkardığı belirterek OHAL’in süreklileştiğinin altını çizdi. Bu yasayla birlikte en gözaltı süresinin 12 güne çıkarıldığı belirterek “Bu yasa anayasaya aykırıdır. Anayasa gözaltı süresinin en fazla 4 gün olacağını söyler, ama bu durumda anayasa değil bu yasa uygulanıyor.

İfade özgürlüğü konusunda da durumun pek farklı olmadığını belirten Yoleri “Anayasa şiddet içermeyen her tür eylemin ve gösterinin, her tür talebin izin alınmaksızın yapılacağını söyler. Ancak bu yasayla birlikte bu tür açıklamaların ve gösterilerin her türlüsü izne bağlanıyor. Ama onun haricinde vali kararıyla yasaklama ve engelleme getiriliyor. Yine burada anayasaya açık ayrılık var” dedi. Cumartesi Anneleri eyleminin de bu yasayla yasaklandığını belirten Yoleri kendi anayasalarına kendilerinin dahi uymadığının altını çizdi.

Yoleri’nin ardından İnsan Hakları Vakfı adına Şebnem Korur Fincancı’da yıllardır insan hakları için alanlarda olduklarını hatırlatarak Cumartesi İnsanları’ndan Hapishanelere kadar her türlü haksızlığa karşı ses olacaklarını dile getirdi.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu